Tedbir nafakası nedir ve hangi koşullarda talep edilebilir? Tedbir nafakası, Türk Medeni Kanunu madde 169 ve 197 içeriklerinde açıklanmıştır. Bu nafaka türü evlilik birliği devam ederken, boşanma davası açıldığında ve boşanma davası devam ederken talep edilebilir.

Tedbir nafakası, yoksunluğa düşmesi muhtemel olan eş ve müşterek çocuk için talep edilir. Bu nafaka türü; boşanma davası açılmadan nafaka ve boşanma davası açıldıktan sonra nafaka olarak iki şekilde incelenmelidir. 

Boşanma veya ayrılık davası açmadan önce haklı sebepleri olarak evden ayrılarak yoksunluğa düşen taraf maddi olarak destek görmek amacıyla bu nafakanın talebinde bulunabilir. Boşanma davası açıldıktan sonra da hem çocuk için hem de maddi yoksunluğa düşecek olan taraf tedbir nafakası talep edebilir. 


Boşanmadan Tedbir Nafakası

Tedbir nafakası nedir sorumuzun yanıtını açıkladıktan sonra, bu nafaka türünün boşanma davası açılmadan önce nasıl alınabileceğini açıklayacağız. Türk medeni hukuku kapsamına göre, haklı sebeplerin gerçekleşmesiyle birlikte boşanma davası açılmadan önce nafaka talebinde bulunma hakkı vardır. 

Burada en önemli etken, kanunen de geçerli olarak görülen haklı sebeplerden en az bir tanesinin gerçekleşmesidir. Ayrıca ispat yükümlülüğü de nafaka talebinde bulunan tarafa aittir. 

Boşanma davası açılmadan nafaka talep edilebilmesi için geçerli olan bazı etkenler şunlardır;

  1. Eşin uyuşturucu bağımlısı olması
  2. Şiddet uygulanması
  3. Aldatma faktörünün gerçekleşmesi
  4. Vb. diğer etkenlerin gerçekleşmesi


Boşanma Davasında Tedbir Nafakası

Tedbir nafakası nedir başlıklı makalemizin bu kısmında, boşanma davası açıldıktan sonra tedbir nafakasından bahsedeceğiz. Boşanma davasının başlamasıyla birlikte eşlerin ayrı yaşama hakkı da oluşur. Maddi yoksunluğa düşen eş ve yetişkin olmayan çocuğun geçimini sağlayabilmesi için de, maddi durumu daha iyi olan tarafın nafaka ödemesine hükmedilir. 

Tedbir nafakası, boşanma davasının başlamasıyla birlikte talep üzerine alınabileceği gibi, re’sen verilen kararla da alınabilir. Türk medeni kanunu madde 169 içeriğine göre re’sen karar verilebilir. Re’sen verilen kararı hâkim kendi karar yetkisi dâhilinde verir. 

Hâkim, dava süreci devam ederken mahkemeye beyan edilen talebe göre veya kendi kararına göre, nafakanın arttırılmasına veya nafakanın azaltılmasına da karar verebilme yetkisine sahiptir. Mahkeme sürecinde verilen bu kararlara süresi içinde tarafların itiraz etme hakkı da olmaktadır. İtiraz hakkı süresinde yapılmazsa, mahkemenin vermiş olduğu karar kabul edilmiş sayılır.