
Mal Paylaşımına Yön Veren Temel İlkeler ve Kanuni Dayanaklar
Boşanmada mal paylaşımının hukuki zemini Türk Medeni Kanunu’nun 202 – 241. maddeleriyle çizilir. Kanun, evlilik süresince edinilen malvarlığını “aile ekonomisinin ortak ürünü” olarak görür ve eşit paylaşım ilkesini esas alır. Ancak bu eşitlik, herkes için tek tip bir çözüm anlamına gelmez; paylaşımda geçerli olacak kuralları, çiftin evlilik sırasında seçtiği veya kanunen tabi olduğu mal rejimi belirler. Türkiye’de varsayım yoluyla uygulanan mal rejimi “edinilmiş mallara katılma”dır. Taraflar aksi yönde noter sözleşmesi yapmadıkça, evlilik süresince kazanılan tüm taşınır-taşınmaz varlık ve gelirler ortak kabul edilir. Temel ilkelerden biri de kusurdan bağımsız paylaşım kuralıdır: Boşanmada kimin kusurlu olduğu, malların kimin pay alacağına doğrudan etki etmez. Örneğin sadakat yükümlülüğünü ihlal eden eş, malvarlığından pay almaya devam eder; kusur yalnızca tazminat hükümlerinde değerlendirilir. Buna karşılık, “kişisel mallar” tamamen korunur: Evlilik öncesi varlıklar, miras yoluyla geçen taşınmazlar, bağışlar ve kadına ait ziynet eşyaları paylaşım dışı kalır. Paylaşım sürecinin bir diğer dayanağı değer eşitliği ilkesidir. Edinilmiş mallar tasfiye edilirken, her eşin katkısı para cinsinden hesaplanır; ardından mahkeme, alacak-borç bakiyesini tespit ederek kime ne kadar hak düşeceğini belirler. Eşler bazen bu paylaşıma dava açmadan, “mal paylaşımı protokolü” ile anlaşmalı şekilde hüküm kazandırabilir. Aksi durumda çekişmeli mal rejimi tasfiyesi davası açılır ve süreçte tapu şerhi, ihtiyati tedbir, bilirkişi raporu gibi araçlar devreye girer. Kanun; edinilmiş mallara katılma rejimi, kusurdan bağımsız paylaşım, kişisel mal korunması ve değer eşitliği ilkeleriyle kadını-erkeği ayırmadan adil bir bölüşümü hedefler. Bu ilkeleri doğru uygulamak, mal rejimi sözleşmesinin varlığı-yokluğu ve delil sunumu gibi teknik hususlara bağlıdır. Dolayısıyla paylaşım sürecini bilinçli yönetmek ve hak kaybı yaşamamak için yerel mahkeme pratiğine hâkim bir Beylikdüzü mal paylaşımı avukatı ile hareket etmek kritik öneme sahiptir.Mal Rejimi Seçimleri: Edinilmiş Mallara Katılma, Mal Ayrılığı ve Diğerleri
Evlilikte hangi malların paylaşılacağı ve nasıl bölüşüleceği, çiftin seçtiği mal rejimi sözleşmesi ile doğrudan ilişkilidir. Türk Medeni Kanunu dört farklı rejim tanır ve bunlardan biri seçilmediği takdirde “varsayılan” olarak uygulanır:- Edinilmiş Mallara Katılma (Varsayılan Rejim)
- Evlilik süresince elde edilen maaş, prim, taşınmaz, araç, faiz geliri ve sosyal güvenlik alacakları “edinilmiş mal” sayılır.
- Boşanmada her eş, edinilmiş mallar üzerinde yarı oranda hak iddia eder.
- Evlilik öncesi varlıklar, miras ve bağış yoluyla gelen malvarlığı kişisel maldır; paylaşılmaz.
- Mal Ayrılığı
- Eşler, evlilik boyunca kendi mallarını ayrı yönetir, borçları kendi sorumluluklarında kalır.
- Boşanma hâlinde ortak mal kabul edilmeyen tüm varlıklar sahiplerinde kalır; sadece ortak alınıp faturası birlikte ödenen mallarda katkı payı talep edilebilir.
- Özellikle yüksek gelirli veya ticari risk taşıyan eşler bu rejimi tercih eder.
- Paylaşmalı Mal Ayrılığı
- Mal ayrılığının esnek hâlidir. Eşler, kişisel mallarını korurken evlilikte edinilen belli varlıklarda (örneğin aile konutu) paylaşım payı tanımlar.
- Boşanmada, taraflar sözleşmede belirttiği oran üzerinden mal paylaşımı yapar.
- Mal Ortaklığı
- Evlilikte edinilen tüm mallar ortak kabul edilir; bazı hâllerde kişisel mallar dahi ortaklık kapsamına girebilir.
- Boşanma hâlinde, ortaklık malları eşler arasında eşit olarak bölüştürülür.
- Günümüzde nadir tercih edilir; fakat ciddi gayrimenkul yatırımı hedefleyen çiftlerce seçilebilir.
Edinilmiş–Kişisel Mal Ayrımı: Hangi Varlıklar Paylaşıma Girer?
Boşanmada kimin hangi maldan pay alacağı, “edinilmiş mal” mı yoksa “kişisel mal” mı olduğunun doğru tespitiyle başlar. Edinilmiş mallar, evlilik süresince elde edilen gelirler ve yatırım değerleridir; kanun bunları aile ekonomisinin ortak ürünü kabul eder ve mal rejimine göre paylaşılmasını öngörür. Buna karşılık kişisel mallar, eşin yalnızca kendisine ait sayılan varlıklardır ve tasfiyeye dâhil edilmez. Yanlış sınıflandırma, “boşanmada mal paylaşımı” davalarında en sık hak kaybına yol açan noktadır.| Edinilmiş Mallara Giren Tipik Varlıklar | Kişisel Mallara Giren Tipik Varlıklar |
| Evlilik süresince alınan taşınmazlar (konut, arsa) | Evlilik öncesi satın alınan taşınmaz ve araçlar |
| Eşlerin maaş, prim ve ikramiyeleri | Miras veya bağış yoluyla geçen mallar |
| Birikim amaçlı BES, hurda altın ve yatırım fonları | Maneviyat arz eden ziynet eşyaları (kadına takılan altınlar) |
| Ortak ödenen krediyle alınan araçlar | Kişisel kullanım eşyaları (takı, nişan yüzüğü, özel koleksiyon, tazminat alacakları) |
| Evlilik sırasında edinilen şirket hisseleri, kâr payları | Kişinin yalnızca kendini ilgilendiren manevi tazminat alacakları |
Değer Tespiti: Taşınmaz, Araç ve Yatırımlar Nasıl Değerlendirilir?
Mal paylaşımı davasında hak edilecek pay yalnızca hangi varlıkların paylaşılacağına değil, bu varlıkların mahkemece takdir edilen rayiç değerine de bağlıdır. Eksik ya da hatalı değer tespiti, eşin binlerce lira zarar etmesine yol açabilir. Aile Mahkemeleri, tarafların sunduğu belgelerle yetinmez; genellikle tarafsız bilirkişi raporu isteyerek aşağıdaki yöntemlerle varlıkları değerlendirir:- Taşınmazlar (Konut, Arsa, İşyeri)
- Tapu kaydı, ada–parsel bilgisi ve emsal satış fiyatları dikkate alınır.
- SPK lisanslı gayrimenkul değerleme uzmanı, yerinde keşif yapar; imar durumu, yıpranma payı ve piyasa eğilimi hesaplanır.
- Rayiç değer, rapora TL cinsinden net rakamla işlenir; kredili alınmışsa kalan borç düşülerek “net aktif değer” bulunur.
- Araçlar
- Trafik tescil kayıtları ve araç ekspertiz raporu temel alınır.
- Model yılı, kilometre, hasar kaydı ve ikinci el piyasası üzerinden TÜV–HGS verileri ile uyumlu ortalama satış değeri belirlenir.
- Araç kredisi devam ediyorsa kalan taksitler, paylaşım hesabında pasif borç olarak dikkate alınır.
- Finansal Yatırımlar (Banka Mevduatı, BES, Hisse Senedi, Kripto vb.)
- Boşanma dava tarihindeki bakiye üzerinden değerleme yapılır; günlük kur veya endeks kapanış fiyatı esas alınır.
- Birikimli hayat sigortası ya da BES’te “birikmiş fon değeri + devlet katkısı” baz alınır.
- Kripto varlıklar için borsa cüzdan dökümleri ve davanın açıldığı günkü spot fiyat kullanılır.
Mal Paylaşımında Sık Yapılan Hatalar ve Hak Kaybı Örnekleri
Boşanma davalarında mal paylaşımı, teknik ayrıntıları göz ardı edildiğinde ciddi maddi kayıplara yol açabilir. Aşağıdaki yaygın hatalar, mahkeme kararlarıyla sabitlenmiş somut örneklerle birlikte incelendiğinde, neden profesyonel destek almadan yola çıkılmaması gerektiğini net biçimde ortaya koyar:- Kişisel‒Edinilmiş Mal Ayrımını Belgelerle Desteklememek Örnek: Davacı kadın, evlilik öncesi biriktirdiği altınlarla alınan otomobilin kişisel mal olduğunu iddia etmiş; ancak fatura ve altın bozdurma dekontlarını sunamayınca araç “edinilmiş mal” sayılmış ve yarı değerini eşine ödemek zorunda kalmıştır.
- Tapuya Şerh Koydurmamak Örnek: Boşanma davası sırasında aile konutu, erkeğin kardeşine devredilmiş; dava sonunda tasarrufun iptali kararı çıksa da üçüncü kişinin iyi niyet iddiası yüzünden konutun geri alınması beş yıl süren ek davaya kalmıştır. İlk aşamada mal kaçırma tedbiri talep edilseydi uzun yargılama masrafı doğmayacaktı.
- Değer Tespitini Emsal Satışlarla İtiraz Etmemek Örnek: Bilirkişi, lüks rezidans dairesini belediye rayiç bedeliyle hesaplamış; davacı kadın piyasa emsalleri sunmadığı için dairenin gerçek değeri 5 milyon TL iken 3 milyon TL üzerinden paylaşım yapılmıştır.
- Kredi Borçlarını Yanlış Hesaplamak Örnek: Ortak konuta ait ipotekli kredi, erkek tarafından ödenmeye devam ediyordu. Kadın, paylaşım aşamasında konutun güncel borcunu belgeleyemedi; mahkeme kalan borcu düşmedi ve kadın hak etmediği binlerce lira borç payı üstlendi.
- Anlaşmalı Protokolde Net İfade Kullanılmaması Örnek: Taraflar “tüm eşyalarımızı aramızda paylaştık” cümlesiyle protokol imzaladı. Boşanma sonrası ziynet eşyaları için uyuşmazlık doğunca, belirsiz ifade nedeniyle kadın yeni dava açmak zorunda kaldı. Açık liste ve seri numarası kullanılsaydı ek dava masrafı oluşmayacaktı.
- Bilirkişi Raporuna Süresinde İtiraz Etmemek Örnek: Hisse senedi portföyü dava tarihinden önce satılmıştı; bilirkişi, satış değerini esas aldı. Kadın, dava tarihindeki piyasa değerinin daha yüksek olduğunu süresinde itirazla kanıtlayamadı ve 200 bin TL hak kaybına uğradı.