
Boşanma davası nasıl açılır sorusu, boşanmak isteyen birçok insanın cevap aradığı bir sorudur. Boşanma davası açmak için, ilgili kanunda belirtilen özel veya genel boşanma sebeplerinden birine dayanarak yetkili Aile Mahkemesi’ne bir dava dilekçesi ile başvurulması gerekmektedir. Tarafların boşanma ve boşanmaya bağlı sonuçlar (nafaka, velayet, tazminat) üzerinde anlaşıp anlaşamamasına göre dava, anlaşmalı veya çekişmeli olarak ilerler.
Boşanma davası açmak, evliliği resmi olarak bitirmek isteyen eşlerin başvurması gereken, belirli usul ve esaslara tabi ciddi bir hukuki süreçtir. Bu sürecin doğru anlaşılması ve adımların hukuka uygun atılması, tarafların hak kaybına uğramaması açısından büyük önem arz eder.
Boşanma davası açma kararı, beraberinde velayet, nafaka, tazminat ve mal paylaşımı gibi önemli sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, boşanma davası sürecine girmeden önce bilgi sahibi olmak kritik bir gerekliliktir.
Bu makalemizde, “Boşanma davası nasıl açılır?” sorusunu merkeze alarak, boşanmak için dava açma sürecini, yetkili mahkemeyi, boşanma davası şartlarını ve Kanunumuzda düzenlenen dava türlerini detaylı bir şekilde ele alacağız. Amacımız, boşanma davası açmayı düşünen bireylere hukuki bir perspektif sunmak ve sürecin temel dinamiklerini açıklamaktır.
Her boşanma davasının kendine özgü koşulları barındırdığını ve özellikle çekişmeli durumlarda bir boşanma avukatı desteği almanın sürecin sağlıklı yönetimi için elzem olduğunu unutmamak gerekir. Nihayetinde, boşanma davası, evlilik bağını hukuken sonlandıran tek yoldur.
Boşanma Davası Açma Süreci

Boşanma davası açma süreci, adli bir prosedür olup, belirli aşamaların titizlikle takip edilmesini gerektirir. Boşanma davası, yetkili Aile Mahkemesi’ne boşanma talebini içeren bir dilekçe sunularak açılır. Boşanma davasında yetkili mahkeme hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
| Sunulan dilekçede tarafların kimlik bilgileri, evlilik bilgileri, boşanma sebepleri, bu sebepleri ispata yarayacak deliller ve boşanmaya bağlı talepler ayrıntılı bir şekilde yer almalıdır. |
Boşanmak için dava açılırken, mahkeme veznesine gerekli dava harçları ve gider avansının yatırılması zorunludur. Mahkeme, dava dilekçesini kabul ettikten sonra, bir tensip zaptı düzenleyerek dilekçeyi davalı eşe tebliğ eder. Davalı eş, dilekçenin kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde cevap dilekçesini sunma hakkına sahiptir.
Cevap dilekçesinde, davalı taraf iddialara karşı savunmalarını yapar, kendi delillerini bildirir ve varsa karşı taleplerini ileri sürer. Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerini de sunarak dilekçe teatisi (karşılıklı sunulma) aşamasını tamamlarlar. Bu aşamanın ardından mahkeme, bir ön inceleme duruşması tarihi belirler.
Ön incelemede dava şartları, ilk itirazlar incelenir, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar tespit edilir ve taraflar sulhe teşvik edilir. Sulh sağlanamazsa, tahkikat aşamasına geçilir. Tahkikat, davanın esasına girildiği, delillerin toplandığı ve değerlendirildiği aşamadır.
Mahkeme, tüm delilleri topladıktan ve gerekli incelemeleri yaptıktan sonra tahkikatın bittiğini bildirir ve sözlü yargılama aşamasına geçer. Sözlü yargılamada taraflara son sözleri sorulduktan sonra mahkeme, boşanma davası hakkında nihai hükmünü verir.
Boşanma davası açma ve yürütme süreci, özellikle delillerin toplanması ve hukuki değerlendirmeler açısından teknik bilgi gerektirdiğinden, bir boşanma avukatı aracılığıyla takip edilmesi önerilir. Bu, karmaşık boşanma davası sürecinde hak kayıplarını en aza indirir.
Boşanma Davası Nerede Açılır?
Boşanma davası açarken dikkat edilmesi gereken en önemli usuli konulardan biri, görevli ve yetkili mahkemenin doğru tespitidir. Boşanma davasında görevli mahkeme, Aile Mahkemeleridir.
Aile Mahkemesi, Türk Medeni Kanunu ve ilgili diğer kanunlar çerçevesinde, aile hukukundan kaynaklanan davalara bakmakla görevli mahkemedir. Özellikle boşanma, ayrılık, nafaka, velayet, mal rejimi tasfiyesi, soybağı, evlat edinme gibi konular Aile Mahkemesi’nin görev alanına girer.
| Eğer davanın açılacağı adliyede müstakil Aile Mahkemesi kurulmamışsa, bu davalara Aile Mahkemesi sıfatıyla Asliye Hukuk Mahkemesi bakar. |
Görevli mahkemenin yanı sıra, davanın hangi yerdeki Aile Mahkemesinde (veya o sıfatla bakan Asliye Hukuk Mahkemesinde) açılacağını belirleyen yetki kurallarına da uyulması gerekir.
Yetkili mahkemenin tespiti, Türk Medeni Kanunu‘nun 168. maddesinde açıkça düzenlenmiştir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu, Türkiye’de kişiler arasındaki özel hukuk ilişkilerini düzenleyen temel kanundur. İlgili maddeye göre, boşanma davası açmak için yetkili mahkeme şunlardır:
- Eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi: Davayı açan eş (davacı) veya kendisine karşı dava açılan eş (davalı), Türkiye’deki yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki Aile Mahkemesinde boşanma davası açabilir. TMK madde 19 uyarınca yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalmak niyeti ile oturduğu yerdir.
- Eşlerin davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesi: Eşlerin boşanma davası açılmadan hemen önceki dönemde, son olarak en az altı ay boyunca fiilen birlikte yaşamış oldukları yerdeki Aile Mahkemesi de yetkilidir. Bu kuralın uygulanabilmesi için, 6 aylık sürenin kesintisiz olması ve dava açıldığı sırada eşlerden en az birinin hala o yerde oturuyor olması gerekmemektedir.
Davacı olan eş, bu iki yetkili mahkemeden dilediğini seçmek suretiyle boşanma davasını açma hakkına sahiptir. Bu yetki kuralları kesin yetki niteliğinde değildir. Fakat ilgili davanın yetkisiz bir mahkemede açılması durumunda, davalı eş süresi içinde yetki itirazında bulunursa, mahkeme yetkisizlik kararı vererek dosyayı yetkili mahkemeye gönderebilir.
Bu durum, boşanma davası sürecinin gereksiz yere uzamasına neden olacağından, dava açma işleminden önce yetkili mahkemenin doğru bir şekilde belirlenmesi önemlidir. Doğru mahkemede doğru boşanma avukatı ile açılan bir dava, sürecin daha hızlı ve usule uygun ilerlemesini sağlar.
Boşanma Davası Şartları

Türk Medeni Kanunu’na (TMK) göre, bir boşanma davası açılabilmesi ve mahkemenin boşanma yönünde bir karar verebilmesi için belirli maddi ve hukuki şartların gerçekleşmiş olması gerekmektedir.
Öncelikle, ortada hukuken geçerli bir evlilik birliğinin bulunması şarttır. Evlilik yok hükmünde ise veya mutlak butlanla batıl ise, açılacak dava boşanma davası değil, evliliğin butlanı (iptali) davası olacaktır. Ek olarak davayı açacak eşin dava açma ehliyetine sahip olması ve davayı kanunda öngörülen hak düşürücü sürelere riayet ederek açması gibi usuli şartlar da mevcuttur.
| Ancak boşanma davasının esasına ilişkin en temel şart, ilgili kanunda sayılan boşanma sebeplerinden en az birinin varlığının davacı tarafından iddia ve ispat edilmesidir. Hakim, Kanun’da belirtilen sebepler dışında bir nedenle boşanmaya karar veremez. |
Türk Medeni Kanunu, boşanma sebeplerini nitelikleri itibarıyla “özel boşanma sebepleri” ve “genel boşanma sebebi” olarak iki ana grupta düzenlemiştir. Bir boşanma davasının kabul edilebilmesi için bu sebeplerden birinin mahkeme önünde kanıtlanması mecburidir. Boşanma nedenleri hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
Özel Boşanma Sebepleri
Özel boşanma sebepleri, kanunda ismen ve açıkça belirtilmiş olan, gerçekleştiği takdirde diğer eşe boşanma davası açma hakkı veren ve genellikle kusura dayalı olan sebeplerdir. Bu sebepler zina, hayata kast, onur kırıcı davranış, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk etme ve akıl hastalığıdır.
Bu sebeplerin varlığı mahkemede ispatlandığı takdirde, hakimin ayrıca evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığını araştırmasına gerek kalmaksızın boşanmaya karar vermesi gerekir. Sebeplerin varlığının doğru şekilde ispatlanabilmesi için bir boşanma avukatı ile iletişime geçmenin elzem olduğunu da önden belirtmek gerekir. Şimdi Medeni Kanun’da düzenlenen özel boşanma sebeplerini yakından inceleyelim:
- Zina (TMK md. 161): Evlilik birliği sürmekte iken eşlerden birinin, eşi dışında bir başkasıyla, isteyerek cinsel birliktelik yaşamasıdır. Bu durumun ispatı halinde, aldatılan eş boşanma davası açabilir. Ancak dava hakkı, zina fiilinin öğrenilmesinden itibaren 6 ay ve her halde zina eyleminin üzerinden 5 yıl geçmekle düşer. Af halinde dava hakkı yoktur. Bu, mutlak bir zina sebebiyle boşanma sebebidir.
- Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış (TMK md. 162): Eşlerden birinin diğerinin yaşamına son verme niyetiyle hareket etmesi, eşine bedensel/ruhsal acı çektirecek nitelikte kötü muamelelerde bulunması yahut eşinin onurunu zedeleyici davranışlarda bulunması halleridir. Öğrenmeden itibaren 6 ay, her halde fiilin üzerinden 5 yıl geçmekle dava hakkı düşer. Af halinde dava hakkı yoktur. Bu da mutlak bir boşanma davası sebebidir.
- Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme (TMK md. 163): Eşlerden birinin yüz kızartıcı suç işlemesi yahut genel ahlaka aykırı, onursuz bir yaşam biçimi benimsemesi, bu durumlar nedeniyle diğer eşten birlikte yaşaması beklenemez hale gelmesidir. Bu sebebe dayalı boşanma davası açmak için bir hak düşürücü süre yoktur. Ancak bu, nispi bir boşanma davası sebebidir; yani bu durumun diğer eş için ortak hayatı çekilmez kıldığının da ispatı gerekir.
- Terk (TMK md. 164): Eşlerden birinin, evlilik birliğinin kendisine yüklediği görevleri yerine getirmemek amacıyla, haklı bir neden olmaksızın ortak konutu terk etmesi veya haklı sebep olmaksızın ortak konuta dönmemesidir.
- Akıl Hastalığı (TMK md. 165): Eşlerden birinde bulunan akıl hastalığının, diğeri için ortak yaşamı çekilmez hale getirmesi ve hastalığın geçmesine olanak bulunmadığının sağlık kurulu raporuyla belgelenmesi koşuluyla boşanma davası açılabilir. Bu sebep kusura dayanmaz.
| Boşanma davalarında en sık düşülen yanılgılardan biri, zina söz konusu olduğunda hak düşürücü süreleri ve af durumunda dava hakkının olmadığını bilmemektir. Zina yapan eşini geçmişte affeden eş, daha sonra affetmiş olduğu eylemi sebep göstererek boşanma davası açamaz. |
| Özel boşanma sebeplerinden birinin bile varlığı, boşanma davası açılabilmesi için yeterli hukuki zemini oluşturmaktadır. |
Genel Boşanma Sebebi
Genel boşanma sebebi, evlilik birliğinin temelden sarsılması durumudur. Özel boşanma sebeplerinin aksine belirli bir olaya değil, evlilik ilişkisinin genel durumuna odaklanır. Bu maddeye göre, evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.
Halk arasında şiddetli geçimsizlik olarak da bilinen bu durum, çok çeşitli olguları kapsayabilir. Bu kapsam sürekli tartışmalar, fikir ayrılıkları, ilgisizlik, güvensizlik, ekonomik sorunlar, cinsel problemler, eşe veya ailesine saygısızlık, fiziksel olmasa da psikolojik şiddet gibi durumları içermektedir.
Bu sebebe dayanarak boşanma davası açıldığında, mahkeme evlilik birliğinin gerçekten temelinden sarsılıp sarsılmadığını ve bu sarsılma nedeniyle ortak hayatın çekilmez hale gelip gelmediğini değerlendirir. Bu noktada bir boşanma avukatı ile çalışmak oldukça önemlidir.
Türk Medeni Kanunu – Madde 166 – Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hâllerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir. |
Anlaşmalı boşanma davası da TMK 166/3 fıkrası altında, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı karinesine dayanan özel bir düzenlemedir. Bu genel sebep, özel sebeplerin ispat edilemediği yahut olmadığı durumlarda sıkça başvurulan bir yoldur. Bu genel veya özel şartlardan birinin mahkemede ispatlanması, boşanma davasının kabulü için gereklidir.
Anlaşmalı Boşanma Davası Nasıl Açılır?

Anlaşmalı boşanma davası, eşlerin boşanma ve boşanmanın fer’ileri konusunda karşılıklı olarak anlaşmaya vardıkları durumlarda açılan, çekişmeli davalara kıyasla daha hızlı ve pratik bir dava türüdür. Bu yolun tercih edilebilmesi için Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin 3. fıkrasında belirtilen şartların eksiksiz olarak sağlanması gerekir.
Anlaşmalı boşanma davası süreci ile ilgili daha detaylı bilgilere buradan ulaşabilirsiniz.
| TMK – 166/3: Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. |
Anlaşmalı boşanma davası açmanın temel koşullarını aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz:
- En Az Bir Yıllık Evlilik: Anlaşmalı boşanma davası açılabilmesi için evliliğin başlangıcından dava tarihine kadar en az bir yıl geçmiş olması zorunludur. Bir yıldan kısa süren evliliklerde bu yola başvurulamaz.
- Eşlerin Birlikte Başvurması veya Birinin Davasını Diğerinin Kabul Etmesi: Eşler ya ortak bir dilekçe ile mahkemeye başvurmalı ya da bir eşin açtığı boşanma davasını diğer eş duruşmada veya dilekçe ile açıkça kabul etmelidir.
- Hakimin Tarafları Bizzat Dinlemesi: Anlaşmalı boşanma davasında hakimin, tarafları bizzat dinlemesi yasal bir zorunluluktur. Hakim, tarafların boşanma konusundaki iradelerinin serbestçe açıklandığına ve anlaşma protokolündeki düzenlemeleri kabul ettiklerine kanaat getirmelidir. Bu nedenle, tarafların duruşmada hazır bulunmaları gerekir.
- Anlaşma Protokolünün Sunulması: Anlaşmalı boşanma davasının en önemli unsuru, eşlerin boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hakkında anlaştıklarını gösteren yazılı bir protokolü mahkemeye sunmalarıdır. Bu protokol her iki eş tarafından imzalanmalıdır.
- Hakim Tarafından Uygun Bulunması: Hakim, protokolü inceleyerek, özellikle çocukların menfaatleri açısından uygun bulması halinde boşanmaya karar verir. Hakim, gerekli görürse protokolde tarafların ve çocukların menfaatine yönelik değişiklikler yapabilir, ancak bu değişikliklerin de taraflarca kabul edilmesi şarttır.
Anlaşmalı boşanma davası süreci, öncelikle eşlerin bir anlaşma protokolü hazırlayıp imzalaması ile başlar. Daha sonra, bir dava dilekçesi ve ekinde bu protokol ile birlikte yetkili Aile Mahkemesi’ne başvururlar. Mahkeme kısa bir süre içinde duruşma günü tayin eder. Duruşmada hakim tarafları dinler ve protokolü onaylarsa, genellikle tek celsede dava sonuçlanır ve boşanma kararı verilir.
Anlaşmalı boşanma sürecini doğru şekilde yönetebilmek için bir boşanma avukatına başvurmanız oldukça önemlidir. Profesyonel yardım için buradan iletişime geçebilirsiniz.
Anlaşmalı Boşanma Dilekçe Örneği
Anlaşmalı boşanma davalarında tarafların aralarında bir protokol imzalayıp, ardından bir dilekçe hazırlamaları gerekmektedir. Bu dilekçe ise iki nüsha şeklinde hazırlanıp imzalanmalı ve protokol ek yapılarak mahkemeye sunulmalıdır. Aşağıda örnek olarak hazırlanmış bir anlaşmalı boşanma dilekçesi taslağı bulunmaktadır.
…. Nöbetçi Aile Mahkemesine Davacı: Ad, Soyad, TC, Adres Davalı: Ad, Soyad, TC, Adres Talep Konusu: Evlilik birliğinin anlaşmalı bir şekilde sona erdirilmesi talebini içeren dava dilekçemin ve ekinin sunulmasından ibarettir. Dava Türü: Boşanma Davası Açıklamalarım:
Hukuki Nedenler: 4721 sayılı kanun ve ilgili yasal mevzuatlar Hukuki Deliller: Anlaşmalı boşanma protokolü, Nüfus kayıt örneği Sonuç ve İstem: Yukarıda belirtmiş olduğum nedenlerden dolayı yasal koşullarında gerçekleştiği göz önünde tutularak, ekte sunulan anlaşmalı boşanma protokolü doğrultusunda RIZAI/ANLAŞMALI boşanmaya hükmedilmesine karar verilmesini arz ve talep ederim. TARİH DAVACI AD SOYAD İMZA EK: Anlaşmalı Boşanma Protokolü |
Boşanma protokolü, anlaşmalı boşanma durumunda eşlerin boşanmanın mali sonuçları (maddi/manevi tazminat, yoksulluk nafakası) ve çocukların durumu (velayet, kişisel ilişki) hususunda vardıkları mutabakatı içeren yazılı bir sözleşmedir.
Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Açılır?

Çekişmeli boşanma davası açmak için boşanmak isteyen eş, hazırlamış olduğu dava dilekçesini Aile Mahkemesi’ne sunar ve böylece dava başlamış olur. Bu tür bir dava, adından da anlaşılacağı gibi, taraflar arasında bir çekişmenin, yani hukuki bir uyuşmazlığın bulunduğu anlamına gelir. Özellikle çekişmeli boşanma davalarında deneyimli bir boşanma avukatından yardım almak son derece önemlidir.
Çekişmeli boşanma davası ile ilgili daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
| Çekişmeli boşanma davası, eşlerin boşanma kararı üzerinde veya boşanmanın mali sonuçları, çocukların velayeti gibi konularda anlaşmaya varamadığı durumlarda açılan boşanma davası türüdür. |
Velayet, ergin olmayan çocuğun (ve bazı durumlarda kısıtlanmış ergin çocuğun) bakımı, eğitimi, korunması ve temsiliyle ilgili olarak ana ve babaya tanınan hak ve yükümlülüklerin bütünüdür. Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar. Boşanma, ayrılık veya ana-babadan birinin ölümü gibi durumlarda velayetin kimde kalacağına hakim karar verir veya kanun belirler
Genellikle taraflardan biri boşanmak isterken diğerinin istememesi ya da her iki taraf da boşanmak istese bile boşanmaya bağlı konularda anlaşamamaları durumunda çekişmeli boşanma davası açılır. Bu dava türü, anlaşmalı boşanmaya göre daha uzun soluklu ve karmaşık bir yargılama süreci gerektirir.
Çekişmeli boşanma davası açma ve yürütme süreci 6 adımdan oluşmaktadır. Şimdi adım adım bu süreci inceleyelim:
- Dava Dilekçesi: Boşanmak isteyen eş, Türk Medeni Kanunu’nda sayılan özel veya genel boşanma sebeplerinden birine veya birkaçına dayanarak iddialarını, delillerini ve taleplerini içeren bir dava dilekçesi hazırlar.
- Mahkemeye Başvuru: Dilekçe, yetkili Aile Mahkemesi’ne sunulur ve gerekli harçlar ile gider avansı ödenir. Böylece ilgili dava resmen başlamış olur.
- Dilekçelerin Teatisi: Mahkeme, dava dilekçesini davalı eşe tebliğ eder. Davalı, yasal süresi içinde iddialara karşı cevaplarını, kendi delillerini ve varsa karşı taleplerini içeren cevap dilekçesini sunar. Ardından taraflar cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçelerini sunabilirler.
- Ön İnceleme Duruşması: Mahkeme, dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra bir ön inceleme duruşması yapar. Bu duruşmada dava şartları, ilk itirazlar değerlendirilir, tarafların anlaştığı ve anlaşamadığı hususlar tespit edilir ve tahkikat aşamasının yol haritası belirlenir.
- Tahkikat Aşaması: Bu aşama, davanın esasına girildiği, delillerin toplandığı ve değerlendirildiği en önemli aşamadır. Mahkeme, tarafların gösterdiği tanıkları dinler, ilgili kurumlardan belgeleri ister, gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırır. Çekişmeli boşanma davasında, nafaka ve tazminat talepleri açısından tarafların kusur durumlarının tespiti mühimdir ve mahkeme bu yönde detaylı bir araştırma yapar.
- Sözlü Yargılama ve Hüküm: Tahkikat tamamlandıktan sonra mahkeme, sözlü yargılama için bir tarih belirler. Taraflara son beyanları sorulduktan sonra hakim, toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda ulaştığı kanaate göre boşanma davası hakkında nihai kararını, yani hükmünü açıklar.
Tahkikat aşamasında bahsetmiş olduğumuz nafaka, Türk Medeni Kanunu uyarınca belirli durumlarda bir kişinin diğerine sağlamakla yükümlü olduğu maddi destektir.
Çekişmeli boşanma, delil toplama süreci, tanıkların dinlenmesi, bilirkişi raporları gibi birçok aşamayı barındırdığı için aylar, hatta bazen yıllar sürebilir. Bu tür bir dava sürecinde hak kayıplarını önlemek ve iddia/savunmaları hukuki zeminde doğru bir şekilde ortaya koyabilmek adına bir boşanma avukatından yardım alınması önemlidir. Bu, boşanma davasının seyrini doğrudan etkileyebilir.
Tek Taraflı Boşanma Davası Nasıl Açılır?
Tek taraflı boşanma davası ifadesi, TMK’da özel olarak tanımlanmış bir dava türü değildir. Bu terim halk arasında, eşlerden sadece birinin boşanma iradesine sahip olduğu ve diğer eşin boşanmayı istemediği durumlarda açılan davaları ifade etmek için kullanılır. Tek taraflı boşanma davası, çekişmeli boşanma davası olarak açılır. Zira hukuken tek taraflı boşanma davası, esasında bir çekişmeli boşanma davasıdır.
| Eşlerden birinin, diğerinin rızası veya anlaşması olmaksızın, kanunda belirtilen boşanma sebeplerinden birine dayanarak mahkemeye başvurması “tek taraflı” olarak boşanma davası açma anlamına gelir. |
Tek taraflı boşanma davası açmak isteyen bir eşin izlemesi gereken adımları şu şekilde ele alabiliriz:
- Boşanma Sebebinin Tespiti: İlk olarak, davacı eşin, Türk Medeni Kanunu’nun 161 ila 166. maddeleri arasında düzenlenen özel veya genel boşanma sebeplerinden hangisine veya hangilerine dayanacağını belirlemesi gerekir. Zira diğer eş boşanmayı istemediği için, davacının boşanma sebebini mahkemede somut delillerle ispatlaması gerekecektir.
- Dava Dilekçesinin Hazırlanması: Belirlenen boşanma sebebi veya sebeplerine dayanılarak, boşanma talebi açıkça belirtilir. Dilekçede ayrıca, varsa çocukların velayeti, nafaka, maddi ve manevi tazminat gibi boşanmaya bağlı diğer talepler de gerekçeleriyle birlikte yer almalıdır. İddiaları destekleyecek deliller dilekçede belirtilir veya eklenir. Boşanma dilekçeleri hakkında daha fazla bilgiye buradan ulaşabilirsiniz.
- Yetkili Mahkemeye Başvuru: Hazırlanan dava dilekçesi, TMK madde 168’e göre belirlenen yetkili Aile Mahkemesi’ne gerekli harçlar ve masraflar ödenerek sunulur. Bu başvuru ile boşanma davası açılmış olur.
- Yargılama Süreci: Mahkeme, dava dilekçesini davalı eşe tebliğ eder. Davalı eş, davaya cevap verebilir, boşanmak istemediğini belirtebilir veya kendi karşı iddialarını ve taleplerini sunabilir. Davalı eş davaya hiç cevap vermese veya duruşmalara katılmasa bile yargılama devam eder. Mahkeme, davacının iddialarını ve sunduğu delilleri toplar ve değerlendirir.
Boşanma davası açmak isteyen ancak avukatlık ücretlerini ve dava masraflarını karşılayacak maddi gücü bulunmayan kişiler, adli yardım kurumundan veya davanın açılacağı yerdeki Baronun Adli Yardım Bürosu’ndan destek alabilirler. Bu destek kapsamında, kişinin maddi durumunun yetersiz olduğunun kanıtlanması halinde, baro tarafından davasını takip etmesi için ücretsiz bir avukat görevlendirilir ve bu avukatın ücreti devlet bütçesinden karşılanır.
| Özet olarak, boşanma davası açmak için yetkili Aile Mahkemesi’ne, TMK’da belirtilen özel veya genel boşanma sebeplerinden birine dayanarak hazırlanan bir dava dilekçesi ile başvurmak gerekir. Boşanma davası tarafların anlaşma durumuna göre “anlaşmalı” veya “çekişmeli” olarak ilerleyecektir. |
Boşanma sürecinde profesyonel destek almak isterseniz, deneyimli boşanma avukatlarımız ile buradan iletişime geçebilirsiniz.
Sıkça Sorulan Sorular
1. Boşanmak için ilk önce ne yapılır?
Boşanmak için yapılması gereken ilk şey, hukuki süreci doğru bir şekilde başlatmaktır. Öncelikle, boşanma kararınızın netleşmesi ve bu kararın sonuçlarını etraflıca düşünmeniz gerekir. Bu aşamada bir boşanma avukatına danışmak büyük önem taşır. Avukatınız, durumunuzu hukuki açıdan değerlendirecek, haklarınızı ve seçeneklerinizi size açıklayacak ve izlenmesi gereken yol haritasını belirlemenize yardımcı olacaktır.
2. Boşanma aşamaları nasıl olur?
Boşanma aşamaları, davanın anlaşmalı boşanma veya çekişmeli boşanma davası olduğu durumlarda farklılık göstermektedir.
Anlaşmalı boşanmada boşanmak isteyen çift, boşanma ve sonuçları üzerinde anlaştıkları bir protokol hazırlar. Bu protokol ve dava dilekçesiyle Aile Mahkemesi’ne başvurulur. Mahkeme, tarafları bizzat dinleyip protokolü uygun bulursa, genellikle tek celsede boşanmaya karar verir.
Çekişmeli boşanmada bir eş dava dilekçesiyle mahkemeye başvurur. Dilekçe davalıya tebliğ edilir ve cevap dilekçesi istenir. Dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra ön inceleme duruşması yapılır. Ardından delillerin toplandığı tahkikat aşamasına geçilir. Tahkikat sonrası sözlü yargılama yapılır ve hakim karar verir. Karar, kanun yolları tükendiğinde veya süresinde başvurulmadığında kesinleşir.
3. Boşanma davasında hakim kadına ne sorar?
Boşanma davasında hakimin kadına soracağı sorular, anlaşmalı boşanma davalarında genellikle kadının herhangi bir baskı altında olup olmadığına yönelik sorulardır. Çekişmeli boşanmalarda ise kadına, evlilik birliğinin sarsılmasına neden olan olaylar, eşinin kusurlu davranışları, varsa çocukların durumu, velayet talebi, nafaka ve tazminat taleplerinin gerekçeleri gibi konularda sorular yöneltir.
4. Param yok nasıl boşanma davası açabilirim?
Maddi durumunuz, boşanma davası açmaya engel teşkil etmez. Türkiye’de, avukatlık ücretini ve dava masraflarını karşılayacak maddi gücü olmayan vatandaşlar için Adli Yardım Kurumu bulunmaktadır. Boşanmak için dava açmak isteyip de maddi imkansızlık yaşayan kişiler, bulundukları ildeki Baro Başkanlığı’na bağlı Adli Yardım Bürosu’na başvurabilirler. Talebinizin kabul edilmesi halinde, Baro size ücretsiz olarak bir avukat atar.
5. Eşim boşanmak istiyor ben istemiyorum ne yapmam lazım?
Boşanmak istemeyen taraf, şayet dava açılmış ise mahkemeden boşanmanın reddini talep etmelidir. Size dava dilekçesi tebliğ edildiğinde, yasal süre içerisinde (genellikle tebliğden itibaren 2 hafta) mutlaka bir cevap dilekçesi sunmanız gerekir. Bu dilekçede, boşanmak istemediğinizi, eşinizin iddialarının neden gerçeği yansıtmadığını veya boşanma sebebi oluşturmadığını delillerinizle birlikte açıklamalısınız.
6. Boşanma davasını kim açarsa avantajlı olur?
Türk Medeni Kanunu’na göre, boşanma davasını ilk açan tarafın, davanın esası açısından diğer tarafa göre doğrudan bir hukuki avantajı bulunmamaktadır. Davanın sonucu, kimin önce açtığına değil, ileri sürülen boşanma sebeplerinin ispatlanıp ispatlanamadığına, tarafların kusur durumlarına ve mahkemenin yapacağı değerlendirmeye bağlıdır.
7. Boşanma davası şartları nelerdir?
Medeni Kanun’a göre boşanma davası açabilmek için kanunda sayılan özel veya genel boşanma sebeplerinden birinin varlığı şarttır. Özel sebepler; zina, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, küçük düşürücü suç işleme veya haysiyetsiz hayat sürme, terk ve akıl hastalığı gibi durumlardır. Genel boşanma sebebi ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıdır; bu durum, anlaşmalı boşanma veya fiili ayrılık gibi hallerde de kabul edilebilir.
8. Boşanma davası nerede açılır?
Boşanma davası açmak için ilk olarak Aile Mahkemesi’ne başvurulur. Yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi veya eşlerin davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.Boşanma davası açmak için ilk olarak Aile Mahkemesi’ne başvurulur. Yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri mahkemesi veya eşlerin davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.
9. Boşanma davası ne kadar sürer?
Boşanma davasının ne kadar süreceği davanın türüne (anlaşmalı veya çekişmeli) ve mahkemenin iş yüküne gör e değişir. Anlaşmalı boşanma davaları genellikle daha kısa sürerken (birkaç ay), çekişmeli boşanma davaları delillerin toplanması, tanıkların dinlenmesi gibi süreçler nedeniyle daha uzun (birkaç yıl) sürebilir.
| Bu içerik yalnızca bilgilendirme amacı taşır, hukuki bir danışmanlık değildir. |
Av. Mustafa Kürşad Arı
İstanbul doğumlu olan Av. Mustafa Kürşad Arı, ilk ve orta öğrenimini İstanbul’da tamamlamış, ardından İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. İstanbul Barosu’na bağlı olarak avukatlık stajını tamamlamış; halen Beylikdüzü’nde kurucusu olduğu hukuk bürosunda serbest avukat olarak hizmet vermektedir.
Ağırlıklı olarak boşanma davaları ve ceza hukuku alanlarında çalışan Av. Mustafa Kürşad Arı, aile hukuku ve ağır ceza davalarında edindiği tecrübe ile öne çıkmaktadır. İstanbul Barosu nezdinde CMK (Ceza Muhakemesi Kanunu) kapsamında da görev almaya devam etmekte; hak arama özgürlüğü ve adil yargılanma ilkeleri doğrultusunda müvekkillerine profesyonel hukuki destek sunmaktadır.
Av. Mustafa Kürşad Arı
stanbul ilinde doğmuş; ilk ve orta öğrenimini de İstanbul’da tamamlamıştır. Akabinde İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesi lisansını tamamlayan Mustafa Kürşad Arı ,İstanbul Barosuna kayıtlı olarak stajyer avukatlık yapmış, günümüzde ise Beylikdüzü’nde kurduğu hukuk bürosunda serbest avukatlık hizmeti vermeye devam etmektedir. Aynı zamanda İstanbul Barosun’da CMK hizmetlerinde avukatlık yapmaktadır.